Uzun yıllar
haberi ve habercileri yönetmiş birisi olarak gündemden kopmak çok zor...
Doğrusu, gündemin dışında şöyle gerine gerine daha yumuşak konularda laf olsun
torba dolsun cinsinden yazı yazmak isterdim elbette. Ne kadar çok isterdim
fotoğraflarla süslenmiş bir tatil yazısı yazmak. Zamanla belki alışırız...
Yine de
gündem: On yıllık AK Parti iktidarı, ister merkezî hükümet, ister yerel
yönetimler olsun çok önemli işler yaptı, yapıyor, bu istikrarı kaybetmezsek
daha da yapacaktır. Önemli olan bu istikrarın ve vatandaşın itimadının devam
etmesi en önemli şart. AK Parti’nin 2023 ve 2071 hedeflerini gerçekleştirmek bu
şarta bağlı... 8 yıl Merhum Özal’la çalışmış ve iktidarı yaşamış biri olarak
gördüm ki iktidarlar belli dönemden sonra yorgunlukla birlikte stresli bir
sürece giriyor. İsterseniz bu stresi oluşturan dış gündeme bir bakalım...
Gazze:
İsrail’in 8 gün süren Gazze saldırısı sonrası -gizli açık büyük bir gayret
neticesi- ateşkes anlaşması sağlandı. Kararı Mısır’da ABD Dışişleri Bakanı ile
Cumhurbaşkanı Mursi açıkladı. İçeride “biz bu işin neresindeyiz?” tartışması
başladı. İsrail yapacağını yaptı. Deneyeceğini denedi. ABD başkanını, “taraf”
olduğuna bütün dünyaya ilan ettirdi. Türk halkı dahil bütün dünya, Obama’nın
“İsrail kendini savunuyor” açıklaması karşısında hayal kırıklığına uğramış
durumda.
Irak:
Maliki yönetimiyle ipler gerildi... İran ve Suriye ekseninde mezhep ağırlıklı
politika yürüten Irak yönetimi oldukça sert açıklamalarda bulunuyor. Bunun
nedenleri; K.Irak yönetimiyle yakınlaşmamız, dışişleri bakanımızın Erbil
ziyareti, Kerkük ve Musul petrol anlaşmaları. Suriye ve İran’a karşı olan
politik duruşumuz. Tarık Haşimi’yi sahiplenmemiz vs...
K.Irak:
K.Irak bölgesel yönetimiyle ilişkilerimiz yeni yeni sıcak bir havaya girdi.
Sınırdan terörist sızmalar bu ilişkiyi hemen soğutuyor. Milletimizin büyük bir
kısmı Kandil, PKK ve ilerisi için Barzani’nin muğlak mesajlar vermesi sebebiyle
bu ilişkiye soğuk yaklaşmaktadır... Maliki’nin K.Irak üzerine asker göndermeye
kalkışması, Kürt-Arap Savaşına yol açar, Orta Doğu ateş topuna döner. Bunun
için ABD Maliki’ye “K.Irak, kırmızı çizgimizdir” ikazında bulundu. “Çekiç
Güç”ten bu yana K.Irak’ın patronu ABD’dir...
Suriye:
Suriye konusunda yeni tartışma konusu -NATO’dan istediğimiz- Patriot
füzeleridir. Rusya ve İran bu konuda sertleşmektedir... Suriye’de Esat
rejiminin yaklaşık iki yıldır halkına uyguladığı zulüm politikasına karşı bizim
tavrımız bütün dünyaca biliniyor. İran, Irak, Rusya, Çin, BM ve ABD Türkiye’nin
yanında değildir. Bu durum Suriye’de “Bahar”ın gelmesini uzattıkça uzatmıştır.
Rusya:
Türkiye’nin Suriye uçağını indirmesi, NATO’dan Patriotları talep etmesi,
ilişkilerimizi koparmaz elbette. Ancak tereddüt ve gerginlik sebebidir. Tarih
değişmezse Putin aralık başında Türkiye’ye geliyor. Umalım ortam yumuşar.
PKK: Bölge
ve AB ülkelerinin büyük bir kısmı PKK kartını ülkemize karşı sürekli
kullanmaktadır. Bu durum Demokratikleşme ve Kardeşlik projesinin hayata
geçirilmesini tıkamaktadır.
İç siyasette
bunlar “tenkit” olarak kullanıldıkça ortam gerilmektedir.
İsterseniz
biraz gevşeyelim ne dersiniz...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder