Yıllardır
ülkemizin en önemli meselesi PKK terörüdür. Bu mücadelede 40 bin can toprağa düşmüş,
milyarlarca dolar kaynak heba olmuştur.
Yaklaşık
otuz yıldır gelmiş geçmiş bütün hükümetler bu meseleyi çözmek için pek çok caba
içine girmişler; ancak bir türlü ülkemiz ve insanımız bu belâdan kâmilen
kurtulamamıştır.
Bütün
dünyada terör bir insanlık suçudur. Öncelikle bir güvenlik meselesi olarak ele
alınır. Bizde de tabii olarak yıllarca ortaya konan bütün çözümler güvenlik
temelli olmuştur.
Bu anlayış
zaman zaman maalesef rutin dışı uygulamaları da beraberinde getirmiştir.
Meseleyi içinden çıkılmaz hâle sokarak terör örgütünün ekmeğine yağ sürmüş,
yıllar içinde bölgede taban bulmasına katkı sağlamıştır.
Bu çözüm
türü; özünde millî motivasyon ve kamuoyu desteği sağlamak, millet olarak
birlik-beraberlik içinde olduğumuzu göstermek için bazı sloganlar da üretir.
Mesela: "Devletimiz güçlüdür..." "Kökünü kazıyıncaya kadar bu
mücadele sürecektir..." "Eninde sonun da yok olacaklardır..."
gibi daha pek çok klişe kavramlar, alternatif çözüm üretmek isteyenleri ya yok
saymış ya da tehlikeli görmüştür.
Merhum
Turgut Özal, "Teröre şahin olalım" ama bir yerde bir yanlışlık var.
Bu meseleye farklı yönlerden de bakalım. Belki baştan beri bir yerlerde yanlış
başlamış şeyler vardır. Devletimiz güçlüdür. Güçlü bir orduya sahibiz. Ancak
meselenin köküne, öldürerek değil de yeni fikirler etrafında tartışarak varsa
yanlışları düzeltelim..." dedi. Dedi de ne oldu! O günlerden bugünlere
devam eden politikacılar, asker ve sivil bürokratlar, yazarlar-çizerler, Özal'a
demedikleri kalmadı. Gök kubbeyi başına yıktılar. Sonuç, halen bıraktığı
yerdeyiz.
AK Parti
hükümeti tarihî anlamda bir çalışma sürdürüyor. İktidar muhalefet ayırımı
yapmadan ve bütün kesimleri bilgilendirerek bu çalışmaları millî bir dayanışma
içinde herkes desteklemelidir. Bazı sözüm ona uzman geçinenler, gazete ve
ekranlarda lüzumlu-lüzumsuz bugüne kadar pek çok laflar etti. Bu konuda
kitaplar yazıldı, raporlar hazırlandı. Ancak hiçbiri derde deva olmadı. Şimdi
iş yapanların işini kolaylaştırmak için biraz sabır beyler...
Temas grubu
adı altında birtakım kişiler yine sahne aldılar. Bu sefer bari susup yerlerinde
oturmaları, konuşmalarından ve dolaşmalarından hayırlı olacaktır.
Hükümet,
devletin ilgili kurumlarıyla meselenin köklü çözümü için
İmralı'sından-Kandil'ine görüşmeler sürdürüyor. Bu çalışmada BDP mutlaka işin
içine çekilmeli. Paris'teki örgüt cinayetleri ve bu gibi provokatif gelişmeler
yolu tıkamamalı.
Doğru
bilgiyle doğru karar alınır. Öcalan ve Kandil'in takiyesine dikkat etmelidir.
Tek bir PKK yoktur.
Cumhurbaşkanı
"İş yapması gerekenler iş yapsın, konuşmasın" diyor. TBMM Başkanı; Bu
meseleyi çok konuştuk. Parkta orada burada konuşmak yerine susalım diyor.
Şehit ve
gazi aileleri başta olmak üzere asil millet bağrına taş basarak susuyor.
Gönüller, dudaklar ve eller kenetlensin.
Biz de
susalım...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder