30 yıllık
terör sorunu, 25 Nisan Perşembe günü dünya medyasının önünde PKK’nın Kandil
Sorumlusu Karayılan’ın açıklamasıyla yeni bir yola girdi... Bu açıklama ile
yıllardır mal, can ve kaynak kaybına neden olan ülkemizin kalkınmasının önünde
en büyük engel teşkil eden terör meselesinin çözümü silahsız siyaset ortamına
taşınacak...
Devletin
ilgili kurumları tarafından siyasi iradenin desteği ile başlatılan “Barış
süreci” nihayet mektup teati ve talimatlarından sonra bir aşamaya geldi.
Kandil’de düzenlenen basın toplantısıyla 8 Mayıs’tan sonra PKK militanlarının
silahlarıyla birlikte sınır dışına kademeli olarak çekileceği duyurulurdu...
Karayılanın açıklamasına göre “Barış Süreci” kısaca üç aşamalı olarak yürüyecek
dedi.
* Birinci
aşama: 8 Mayıs’ta başlamak üzere PKK militanları silahlarıyla birlikte sınır
dışına çekilecek.
* İkinci
aşama: Kalıcı çözüm için Devletin ve Hükümetin yükümlülüklerini yerine
getireceği süreç.
* Son aşama
ise: Barışın kalıcı olması için eşitlik ve özgürlük temelinde siyaset yolunun
açılması sürecidir. Öcalan’ın serbest bırakılmasına kadar varan bir süreç bu...
Anlaşılan;
sınırın ötesine silahlı olarak çekiliyorlar. Silahları bırakacaklar ya da
gömeceklerdi böyle bir durum yok. Üç aşamada belirttikleri hususlar
gerçekleşirse o zaman silahları bırakacaklar... Hem taleplerinin
gerçekleşmesini sağlamak hem de militanların güvenlik garantisi olarak silahlı
olmaya devam edecekler. Bunlar, İmralı, Kandil ve BDP arasında varılan
mutabakat. Devlet ve hükümet bu taleplerin ne kadarına katılıyor ve de
karşılayacak onu göreceğiz...
Yeni
Anayasa çalışmaları öyle görünüyor ki tıkandı. Peş peşe seçimler
yaklaşıyor.
Suriye’de
durum malum. Irak, Suriye benzeri toplu katliamlara başladı. Maliki Hükümetinin
Bölgesel Kürt Yönetimiyle ve bizimle ilişkileri çok gergin.
Silahlı PKK
militanları da K.Irak’ta konuşlanacak. Bölge oldukça sıcak.
Askerî bir
kavram vardır: Yığınakta yapılan hata cephede çıkar denir. Uzun ince akademik
yorum yapmayı pek bilmem ve sevmem. Lafı dolandırmanın da bir anlamı yok. 90
yıl önce, Kurucu İradenin Kuruluş sırasında Kürt halkına karşı mevzide hatalar
yapıldı. Bundan dolayı zaman içinde değişik şekillerde kalkışmalar oldu ve
kanla bastırıldı. PKK terörü de bu bölgede bu sebeple nüfuz buldu.
Bu hükümet
risk alarak gecikmiş olan bu düzeltmeyi yapmaya çalışıyor. Bu mesele politik
çıkarı, nefsani ve şahsi hırslara alet edilecek kadar basit bir mesele değil.
Herkesin sorumluluk alması gerekiyor... Pek çok ülke, coğrafyamızda farklı
çıkar hesapları yapmaktadır. Bugünün sorumluları, 90 yıl önce yapılan hata gibi
geleceğe ve çocuklarımıza yeni yeni problemlerin temellerini atmasınlar...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder